25 Mart 1957 yılında 6 devlet (Fransa, Batı Almanya, İtalya, Belçika, Hollanda, Lüksemburg) Roma Antlaşması’nı imzalayarak, bağımsız bir uluslararası örgüt olan Avrupa Ekonomik Topluluğu’nu kurdular.
Türkiye bu
topluluğa kurulmasından 19 ay kadar kısa bir süre içerisinde dönemin başbakanı
Adnan Menderes ve Dışişleri Bakanı’mız Fatin Rüştü Zorlu’nun girişimleri ile
başvuruda bulunmuştur. Fakat müzakereler 27 Mayıs 1960’ta gerçekleşen askeri
darbe ile kesintiye uğramıştır. Türkiye’nin başvurusu 3 yıl sonra kabul edilmiş
ve Türkiye ile Avrupa Ekonomik Topluluğu arasındaki hukuki temeli oluşturan ve
üyelik koşulları gerçekleşinceye kadar geçerli olacak olan Ankara Anlaşması 12
Eylül 1963 yılında imzalanmış, anlaşma 1 Aralık 1964 yılında yürürlüğe
girmiştir. Anlaşmaya imza atan dönemin Başbakanı İsmet İnönü, Avrupa Birliği’ni
şu sözle anlatmıştır: ‘Beşeriyet tarihi boyunca insan zekasının vücuda
getirdiği en cesur eser’
13 Kasım 1970
tarihinde imzalanan ve 1973 yılında yürürlüğe giren Katma Protokol ile birlikte
Ankara Anlaşması’nda ön görülen hazırlık dönemi bitmiş, geçiş dönemine ilişkin
koşullar belirlenmiş ve Gümrük Birliği’nin tamamlanması öngörülmüştür. Gümrük
Birliği’nin fiilen yürürlüğe girmesi için 22 yıllık bir süre tanınmıştır.
Türkiye üyelik süreci açısından önemli bir adım oluşturacağını düşündüğü için
öncelikle Gümrük Birliği’ni tamamlamayı hedeflemiştir.
Türkiye- AB
ilişkileri, 1970’lerin başından 1980’lerin ortasına kadar siyasi ve ekonomik
nedenlerden dolayı istikrarsız bir şekilde devam etmiştir. 12 Eylül 1980
darbesi sonrası ilişkiler resmen askıya alınmıştır.
1983 yılında
seçimlerden sonra Türkiye’nin dışa açılma süreci başlamıştır. Bu sebeple 1980
darbesi resmen askıya alınan ilişkilerin tekrar canlanma süreci başlamıştır.
Türkiye, 14
Nisan 1987 tarihinde üyelik başvurusunda bulunmuştur. Topluluk bu üyeliğe
cevabını 18 Aralık 1989’da ‘Topluluk kendi iç bütünleşmesini tamamlamadan yeni
bir üyeyi kabul edecek durumda değildir. Türkiye topluluğa katılmakla ehil
olmakla beraber ekonomik, sosyal ve siyasi alanda gelişmesi gerekmektedir.
İlişkilerin Ortaklık Anlaşması çerçevesinde geliştirilmesi uygundur.’ diyerek
vermiştir.
Bu verilen
cevap Türkiye tarafından da uygun görülmüş ve Gümrük Birliği Katma protokol’de
öngörülen bir şekilde 1995 yılında tamamlanması için gerekli çalışmalara
başlanmıştır. 6 Mart 1995 tarihinde yapılan Ortaklık Konseyi toplantısında
alınan karar ile Türkiye-AB arasındaki Gümrük Birliği 1 Ocak 1996 tarihinde
yürürlüğe girmiştir. Böylelikle Gümrük Birliği ile Türkiye’nin AB ile
bütünleşmesi için önemli adımlardan biri atılmış oldu.
10-11 Aralık
1999 tarihinde yapılan Helsinki Zirvesi Türkiye açısından önemli bir rol
oynamıştır. Bu zirvede Türkiye’nin adaylığı resmen onaylanmış ve diğer aday
ülkeler ile eşit konumda olacağı açık ve net bir dille ifade edilmiştir.
Avrupa
Birliği Konseyi 8 Mart 2001 tarihinde Türkiye için ilk Katılım Ortaklığı Belgesi’ni
kabul etti.
Avrupa
Birliği’ne üyelik yolunda kararlılığı olan siyasi irade, reform çabalarına da
ivme kazandırmıştır. Müzakerelerin açılması için ön şart olan siyasi
kriterlerin karşılanmasına yönelik uyum yasası paketleri meclisten geçirilmiştir.
Bu çerçevede 2002-2004 yılları arasında 8 uyum paketi TBMM’de kabul edilmiştir.
17 Aralık
2004 tarihinde Brüksel Zirvesi’nde Türkiye-AB ilişkileri adına bir dönüm
noktası daha yaşanmıştır. Zirve’de Türkiye’nin siyasi kriterleri yeteri ölçüde
karşıladığı belirtilerek 3 Ekim 2005’te müzakerelere başlanması kararı
alınmıştır.
3 Ekim 2005
tarihinde Lüksemburg’da yapılan Konferans ile Türkiye resmen AB’ye katılım
müzakerelerine başlamıştır.
Katılım
müzakerelerinde şu ana kadar 16 fasıl müzakerelere açılmış, bir tanesi geçici
olarak kapatılmıştır. Bazı üye ülkelerin siyasi engellemeleri ve Kıbrıs sorunu
müzakere sürecinin ilerlemesini durdurmuştur. 2006-2010 yılları arasında 13
fasıl müzakereye açılmışken, açılamayan fasılların büyük bir bölümü üye olan
ülkelerin siyasi engellerine takılmıştır
14 Aralık
2015 tarihinde yapılan Hükümetlerarası Konferans ile 17 numaralı Ekonomik ve
Parasal Politikalar faslı müzakerelere açılmıştır.
Aralık 20106
itibariyle 16 fasıl müzakereye açılmış olup, bir tanesi ise geçici olarak
kapatılmış durumdadır. (Bilim ve Araştrıma)
www.ab.gov.tr ve
'Uzun İnce Bir Yol' belgeselinden faydalanılmıştır.
Yorumlar
Yorum Gönder